Arşivlerde, Nallıhan hakkında Osmanlı dönemi tarihini araştırmak için; Tahrir defterleri, Vakıf kayıtları, Şeriye sicilleri ve Ankara Vilayeti Salnameleri gibi belgeler bulunmaktadır. Bu belgeler sayesinde ilçenin cumhuriyet dönemi öncesine ilişkin coğrafi, tarihi, iktisadi ve toplumsal yapısı hakkında bilgi edinmekteyiz. Nallıhan’la ilgili Osmanlı arşivinden günümüze ulaşan en eski yazılı belgeler Tahrir defterleridir. Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğünde bulunan 1487, 1521 ve 1530 yılına ait Hüdavendigar Vilayeti Tahrir Defterleri ile bu defterlerin sonuncusu olan Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Arşivinde bulunan 1572 tarihli Bursa Tahrir Defteri ve Vakıflar Genel Müdürlüğü Arşivinde bulunan 1613 tarihli 585 no’lu defterdeki Nasuhpaşa Vakfiyesi incelendiğinde Nallıhan hakkında pek çok bilgiye ulaşmaktayız. Tüm bu belgeler incelendiğinde görülüyor ki; Nallıhan, Nasuh Paşa Kocahan’ı yaptırmadan öncede var ama bugünkü yerinde değil de büyük olasılıkla Kayapınar Çiftliği yakınındaki şehir kalıntılarının olduğu yerdedir. Bu olasılığa Ankara Vilayeti Salnameleri ve ansiklopediler de yer veriyor. Kocahan'ın yapımıyla bugünkü yerine bir göç olduğuna kesin gözüyle bakılabilir. (Nallıhan'ın Tarihçesi'ne bakınız.) Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü Arşiv Belgelerinde NALLIHAN 1487 yılına ait Hüdavendigar (Bursa) Sancağı Tahrir Defteri “1487 yılına ait Bursa Sancağı Tahrir Defterinin 290 ve 319 arasındaki sayfalarından anlaşıldığına göre, Nallıhan Kasabasının merkez olduğu Karahisar-ı Nallı nahiyesi, karye (köy) statüsündeki 50 yerleşim yerinden oluşuyor ve nahiyenin tamamında toplam 832 ev ve 221mücerred (bekar) vergi mükellefi bulunuyordu.1487 tarihli Bursa Tahrir defterinde Karahisar-ı Nallı Nahiyesine bağlı görünen köyler:”(1)
“1521 yılına ait Bursa Sancağı Tahrir defterinin 171 ve 209 arasındaki sayfalarından anlaşıldığına göre, Nallıhan kasabasının merkez olduğu Karahisar-ı Nallı Nahiyesi, karye (köy) statüsündeki 49 yerleşim yerinden oluşuyor ve nahiyenin tamamında toplam 970 ev ve 627 mücerred (bekar) vergi mükellefi bulunuyordu. Bu rakamlara göre nahiyenin tamamında yaklaşık 5 500 kişi yaşamaktaydı. Önceki sayımla (1487) karşılaştırıldığında Karahisar-ı Nallı Nahiyesi nüfusunun 34 yıl sonra %25 oranında arttığı görülüyor. Bu deftere göre nahiyenin tamamı Müslüman olarak kayıtlıdır.1521 tarihli Bursa Tahrir Defterinde Karahisar-ı Nallı Nahiyesine bağlı görünen köyler bir eksiğiyle Sorka adlı köy hariç 1487 yılındakilerle aynı.” (2) 1530 Tarihli 166 Numaralı Muhasebe-i Vilayet-i Anadolu Defterinde Nallıhan 1530 tarihli 166 Numaralı Muhasebe-i Vilayet-i Anadolu Defteri’nde Hüdavendigar Vilayetine bağlı Karahisar-ı Na’llu Nahiyesine 53 köy ve 5 mezranın bağlı olduğunu görüyoruz. Aşağıdaki tabloda da görüleceği üzere köy sayısında ve köy isimlerinde bazı farklılıklar var. (3) 1530 Karahisar-ı Nallı Nahiyesine Bağlı Köy ve Mezralar
Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Kuyud-i Kadime Arşivinde NALLIHAN Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü arşivinde bulunan h.981/m.1572 tarihli 68 nolu Mufassal-ı Liva-i Hüdavendigar Tahrir Defterinin başından, 114. sayfaya kadar Nahiye-i Sivrihisar, 185. sayfaya kadar Nahiye-i Beğpazarı, 186. sayfadan kitabın sonuna yani 245. sayfaya kadar da Nahiye-i Karahisar-ı Na'llu yer almaktadır. Nahiye-i Karahisar-ı Na'llu 3 mahalleden oluşur, zeamet türü vergi öder.
1572'de Karahisar-ı Na'llu Nahiyesine Bağlı Köy ve Mezralar (5)
1530 yılına ait Tahrir Defteri ile 1572 yılına ait 68 nolu Mufassal Tahrir Defteri ve h.1311/1893 tarihli Ankara Salnamesindeki köy adlarını bugünkülerle karşılaştırdığımızda kimileri çizelgelerde de görüleceği gibi bugünkülerle aynen çakışmaktadır. Bazı köy adları sanki Bizans'tan kalma gibi. Bazıları da çeviriden kaynaklanan nedenlerle bugünkülerle benzeşmiyor gibi görünse de hece veya harf eksiği ya da fazlasıyla benzeyenlerde çok. Bazıları o yüzyıldan günümüze kadar isim değiştirmiş, bazıları ise doğal afetler ve göçler nedeniyle haritadan silinmiş olabilir. 1572 yılında göze çarpan köy ve mezra sayısının çokluğu ise 1530 yılında eksik yazımdan ya da mezraların yazılmayışından kaynaklanabilir. 1893 Tarihli Ankara Vilayeti Salnamesinde Nallıhan’a Bağlı Köyler
h.1311/1893 Tarihli Ankara Vilayeti Salnamesinde köy sayısında büyük azalma var. Salnamenin 266. sayfasında Nallıhan'ın 60 köyü olduğu yazılmasına karşın, 333. sayfasında 63 köy yazılıp sıralanmıştır. 1572 Tarihli Tahrir defterinde adları geçen, bugünde aynı adla varlıklarını sürdüren bazı köylerin adını 1893 Tarihli salnamede göremiyoruz. Örneğin; Arkutça, Ozan, Sarıyar ve Sobran köylerinin adı 1572 tarihinde var, 1893 tarihinde yok. Bunun nedeni yazım ya da çeviri hatalarından kaynaklanıyor olabilir. Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıf Kayıtlar Arşivinde NALLIHAN Nasuhpaşa Vakfı Nasuh Paşa’nın Halep'ten dönerken Nallıhan'da yaptırdığı yapıları vakfettiğine ilişkin, Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıf Kayıtlar Arşivinde bulunan h. 1022 / m. 1613 tarihli 585 nolu defterin 42. sayfa 45. sırasında kayıtlı bulunan Nasuhpaşa Vakfına ait vakfiyenin özeti: "Bursa Sancağı’na bağlı Karahisar Neallu Kazası’nda, Nallı Boğazı’nda Ulaşlar Köyü arazisinden ayrılan arsa üzerinde, yapımı h.1015/m.1595'te biten, han, hamam, cami ve mektebin vakfedilmesi için Nasuh Paşa, h.1022/m.1613'de Anakara Valisi Mustafa Paşa’yı görevlendirir. O da Tatar Ali Çavuşu mütevelli tayin eder ve binaların vakfedildiğini mahkemede doğrular." (6) Yukarıdaki alıntının Türkçe tercümesi Vakıf Kayıtlar Arşivinde bulunan 2221 nolu defterin 160 s. 146. sırasındadır. “Nasuh Paşanın bu hizmetlerine karşı padişah tarafından; Sobran, Hocaoğlu Sekisi, Dinek Sekisi, Karadepe, Kızılcaviran, Düdükçübaşı, Aslıhanlar ve Kiçibeğler köyleriyle bazı çiftliklerin gelirinin, bir kısmı vakfın yaşaması için bir kısmı da kendisine verilmiştir.” (7) Mesut Şener, NALLIHAN Kitabı Yazarı
(*) Hüdavendigar Vilayeti: Osmanlı Döneminde Bursa, Bilecik, Kütahya, Balıkesir illerini içine alan ve merkezi Bursa olan vilayet. 1. Belgelerle Nallıhan s.6, Devlet Arşivleri Gn. Md.lüğü Hazar Reklam 2010 “Tahrir Defterleri, Osmanlı yönetimi tarafından 15. ve 18. yüzyılları arasında vergilerin sağlıklı toplanabilmesi ve devlete karşı olan yükümlülüklerin takip edilebilmesi için tutulmuş sayım defterleridir. Osmanlı Devleti, bu defterlere, vergi mükellefi kişileri, gelir getiren menkul ve gayri menkulleri, vakıf mallarını, vergiden muaf olanları ayrıntılarıyla kaydediyordu. Bu defterler 30-40 yılda bir yenileniyor ve güncelleniyordu. Verdikleri bilgiler açısından Tahrir Defterleri, bir çeşit nüfus sayımı defteri de kabul edilebilir.” Aynı kitap. 2. Belgelerle Nallıhan s.8, Devlet Arşivleri Gn. Md.lüğü Hazar Reklam 2010 3. Devlet Arşivleri Gn. Md.lüğü 166 Numaralı Muhasebe-i Vilayet-i Anadolu Defteri s.89-112 4. h.981/1572 Tarihli 68 nolu Mufasal Tahrir Defteri, Tapu Kadostro Gn.Md.lüğü arşivi.Köy isimleri dışındaki çeviriyi, anılan Gn. Md.lük çalışanı Orhan Özdil yapmıştır.
(**) Nüfusa neferler dahil edilmez. Nüfusu hesaplamak için, hane ve ehl-i berat sayıları 5'le çarpılarak mücerretle (bekarlarla) toplanır. 5. Burada Köy ve Mezra isimleri -Ö.L.Barkan’ın -Hüdavendigar Livası Tahrir Defterleri TTK Ankara 1988- kitabından alınmış ve afabetik sıraya konmuştur. 6. Vakıflar Gn. Md.lüğü Arşivi h.1022 Tarihli 585 Nolu Defter 7. Ömer Lütfi Barkan Hüdavendigar Livası Tahrir Defterleri s.636 TTK Ankara 1988
|
|||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||